Cemrenin kelime anlamının “kor halindeki ateş” olduğunu ifade eden Artun, “Cemreler, havaların ısınmaya başladığının ve kışın soğuk günlerini geride bırakmak üzere olduğumuzun müjdecisidir” dedi.
Artun, kış devresinin 8 Kasım’da başladığını ve 6 Mayıs’ta da Hıdırellez ile birlikte yaz devresi, yani hızır günlerine girildiğini vurguladı.
Erbain ve Hamsin
Kasım’ın 46’sında, 40 gün anlamına gelen “erbain”, 86’sında da 50 gün anlamına gelen “hamsin”in başladığını belirten Artun, böylece kışın en soğuk zamanları olan 90 günlük sürenin geçtiğini, kasım günlerinin ortasını geçip 100 gün geride kalınca halk arasında zorlu kış günlerini geride bırakma düşüncesinin oluştuğunu kaydetti.
Artun, kasımın 105’inde (19-20 Şubat) birinci cemrenin havaya, 112’sinde (26-27 Şubat) ikincisinin suya, 119’unda (5-6 Mart) üçüncüsünün toprağa düştüğüne ve yedi günlük aralıklarla buraları ısıttığına inanıldığını söyledi.
CEMVERİYE
ARTUN, şöyle konuştu: “Cemre her ne kadar folklorik bir inanış olsa da cemre tarihlerinde hava sıcaklığı belirli oranda artıyor. Toprağa düşen üçüncü cemrenin ardından ise bahar geleceğine inanılıyor. Divan şairlerinin cemre zamanlarında, baharın yaklaşması dolayısıyla önemli kişiler için yazdıkları övgü şiirlerine ‘Cemreviye’ denilirdi.”