Ana Sayfa Gündem Siyaset Ekonomi Asayiş Eğitim-Bilim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Dünya Haber Yorum Spor Yerel Haberler Teknoloji Kim Kimdir?
KPSS Ön Lisans Sonuçları Açıklandı
KPSS Ön Lisans Sonuçları Açıklandı
Dev Derbide Fenerbahçe ve Galatasaray Karşılaşıyor
Dev Derbide Fenerbahçe ve Galatasaray Karşılaşıyor
GÜRZ-15 Operasyonlarında 88 Gözaltı
GÜRZ-15 Operasyonlarında 88 Gözaltı
Üniversitelerde Fakülte ve Enstitü Düzenlemeleri
Üniversitelerde Fakülte ve Enstitü Düzenlemeleri
Türkiye, Avrupa'nın Üçüncü Büyük Otomotiv Üreticisi Konumuna Yükseldi
Türkiye, Avrupa'nın Üçüncü Büyük Otomotiv Üreticisi Konumuna Yükseldi
HABERLER>GÜNDEM
5 Eylül 2011 Pazartesi - 09:46

İsimlerin ardında ayrı tarih yatıyor

Başkent Ankara’nın ilçelerinin taşıdığı isimlerin her biri ayrı bir hikayeyi barındırıyor. Anadolu’nun kalbi olan Ankara’nın tarihinde yaşanan olaylar ve coğrafi konumlar ilçelerin isimlerin hayata geçmesinde etkili oldu.

İsimlerin ardında ayrı tarih yatıyor

BİNLERCE yıllık tarihinde çeşitli uygarlıklara ev sahipliği yapan Anadolu, tarihi ve doğal güzellerinin yanı sıra mitolojik zenginliğiyle de insanoğlunu hayran bırakacak özellikler taşıyor.
Anadolu’nun kalbi 
Ankara
’nın tarihinde de yaşanan olaylar ve coğrafi konumu, ilçe isimlerine de yansıyor. İlçe isimlerinin nereden geldiğine dair kulaktan dolma bilgiler bilinse de, tam anlamıyla doğru bilgiler bulunmuyor. Ancak halk arasında ilçe isimleriyle ilgili çeşitli anlatımlar dikkat çekiyor.
Kökü Ankara Savaşı’nda
KAZAN ismine ilk defa 1530 tarihli Tapu Tahrir kayıtlarında rastlanıyor. Kazan’da, İlhanlıların Ankara’ya egemenlikleri zamanında “Gazan Han” adına basılmış sikkelerin buluntuları dikkat çekiyor. Bu rivayete dayanarak “Gazan” isminin zaman aşımına uğradığı ve “Kazan” olarak değiştiği bilgiler arasında yer alıyor.
Kuvvetli bir görüşe göre, Kazan adının, 1402 yılında Osmanlı Devleti Hükümdarı Yıldırım Bayezit ile Moğol Hükümdarı Timur Han arasında Çubuk Ovası’nda yapılan 
AnkaraSavaşı’nda Moğol ordusuna katılan Kazan Türk’lerinden gelmiş olma ihtimali de bulunuyor. Kazan Türk’lerinin, savaş sonrasında Ankara
 çevresine yerleşerek kendi adlarını taşıyan bir köy (Kazan Köyü) kurdukları iddia ediliyor.
İsmi şifalı kaplıcadan
İLK çağlara kadar uzanan tarihinde, Yabanabat, Çorba ve son olarak da Kızılcahamam ismini aldığı iddia ediliyor. Ayrıca, “Kızılcahamam” isminin yöre toprağının rengi ile yörede bulunan şifalı kaplıcalarından aldığı tahmin edilmektedir.
Çubuğu bol çayırlık bölge
ÇUBUK’un isminin 11. yüzyılda Selçukluların, Sultan Melikşah devrinde Anadolu’daki fetih hareketlerine katılan Türk Beyi, yani Çubuk Bey’den almış olduğu biliniyor.
Başka bir rivayete göre, Çubuk yöresinin bulunduğu ovanın suyu oldukça boldur. Bundan dolayı yerleşim alanı çayırlık, çimenlik, kavak, söğüt ve bağ çubuklarıyla kaplıdır. Daha önce çayırlık olan bölgeye, çubuğu bol olmasından dolayı “Çubuk” adı verilir.
Köroğlu’nun atının nalı
NALLIHAN adını nasıl aldığı hususunda ise iki söylenti var. İsminin, bölgedeki han ve yakınlarından geçen Nallı Suyu’ndan veya bölgede bulunan önemli bir hanın kapısındaki naldan aldığı yönündedir. Bir diğer söylenti ise, halk kahramanı Köroğlu buradan geçerken gece handa konaklar, ertesi gün ayrılırken hanın bahçe kısmında atının nalı düşer. Nal yerinden alınarak hanın kapısına asılır ve buradan da Nallıhan ismi çıkar.
Askeri darbe ile ismi değiştirildi
EVREN, 
Ankara
’ya bağlı en uzak ilçelerden birisi olup, eski yerleşim alanı 1957 yılında Hirfanlı Baraj Gölü’nün suları altında kalmış, 1958 yılında şimdiki yerine planlı ve imarlı olarak taşınarak kurulmuştur. 1963 yılında Şereflikoçhisar ilçesine bağlı köy statüsündeki bölge, eskiden “Çıkınağıl” adı ile anılırdı.
Evren Belediye Başkanı Nedim Keskin, ilçe isminin 12 Eylül 1980 askeri müdahalesini gerçekleştiren dönemin 
Genelkurmay Başkanı Kenan Evren’e ithafen 1982 yılında verildiğini belirtti. Seçilen belediye başkanlarının 12 Eylül döneminde görevlerinden alındığını kaydeden Keskin, “Onların yerlerine atama belediye başkanları getirildi. Belediye meclisinde çıkan kararla Kenan Evren’in soy ismine ithafen ‘yardımları olur’ diye Evren isminden değişiklik için Ankara
 Valiliği’ne müracaat edilmiş. O gündür bugündür Evren diye geçiyor” dedi.
Çok şehit veren ilçe
İSMİNİN kökeni bölgeye Türkler yerleşmeden önceki ismi Archelais Garsaura idi. Osmanlı kaynaklarında adı, “Koşhisar” olarak geçen ilçe ismi, “Çift Kale” anlamına geldiği sanılmaktadır. Bu sözcük zamanla Koçhisar’a dönüşmüştür. Rivayete göre, Şerefli aşiretinden ve buradaki kaleler bağlantısından ötürü de isminin başına şerefli sözcüğü konmuştur. Ancak, burada yaşayanlar Balkan, Çanakkale ve Kurtuluş Savaşlarında çok şehit vermesinden ötürü de Şerefli sözcüğü yasa ile bölgeye verilmiştir.
Tarihte ekonomik yaşam hareketliydi
Beypazarı, RiVAYETLERE göre, M.S 491-518 yılları arasında hüküm süren Bizans İmparatoru Anastasios’un döneminde piskoposluk merkezi olarak bilinen Beypazarı (Lagania) ziyaretinde şehrin adını “Lagania-Anastasiopolis” yani “Anastasios Kenti Kaya Doruğu Ülkesi” olarak değiştirir.
Başka bir bilgide, Beypazarı’nın, ilk fatihi Kütahya beylerinden Germiyanoğlu Yakup Şah’ın veziri Dinar Hezar’ın olduğu ve onun için şehre “Germiyan Hezar” da denildiğinden bahsedilir.
Bölge, Osmanlı Devleti’nin toprak rejimi ve Tımarlı Sipahi merkezlerinde ticari ve ekonomik hayatın yoğunluğundan dolayı “Beğ Bazarı” olarak da adlandırılmıştır.
Geç olgunlaşan üzümlerin bağı
TARİHTE Keçiören adının nereden geldiği hakkında bir çok rivayet bulunmaktadır. Keçiören ismi ilk olarak 1463’te “Ankara Mufassal Tahrir Defteri”nde Karye-i Kiçiviran tabi-i Kasaba” (Kasaba’ya bağlı Kiçiviran köyü) olarak geçer. Kiçiviran kelimesi “Küçük Viran” anlamına gelir. 1530’lu yıllarda bölge Keçi-viran olarak zikredilir.
1955’li yıllardan önce son derece temiz havası ve ünlü bağlarıyla dinlenme yeri olan bu bölge, bahçeleri, çeşit çeşit meyve ağaçları, bağları, havuzları, kuyuları ile meşhurdu. 
Ankara
’nın en geç olgunlaşan üzüm çeşitleri bu bölgede yetiştiği için “geç veren” bağları denilmesinden kaynaklı olarak, zamanla bugünün Keçiören’ine dönüşmüştür.
Bir başka rivayete göre, Keçiören ismi söylenip yazıldığı gibi “Keçi’lerin ören yeri” kelimelerinin birleşmesiyle oluşur. Keçiören, 
Ankara
Keçisi’nin otlak yeri olmasıyla birlikte tarihi yerleşim yeri anlamında ören kelimesiyle birleşmiştir.
Hastalıklara şifa veren su
ÇANKAYA ilçe ismiyle ilgili olarak çeşitli rivayetler bulunmaktadır.
Bölgedeki bir su pınarının üzeri tamamen yeşil yosunlarla kaplanmış havuza benzer bir kayanın üzerinden geçmesi ve bu suyun bir çok hastalıklara şifa canlara can olmasından dolayı bölgeye “Can-Kaya” ismi verildiği sanılıyor. Rivayete göre, zaman içerisinde harplerde yıkılan suyun geldiği gözü kapanır, daha sonra suyun gözü açılır, ama eskisi gibi dertlere deva, hastalara şifa olmaz. Lakin “Cankaya” adı bugüne kadar gelmiştir.
Başka bir rivayette, ilçede bulunan Papaz Bağı bölgesinde eski zamanlarda bir kilisenin olduğu ve bu kilisenin tapınma saatlerinde buradaki çanın sürekli çaldığı doğrultusunda söylemler bulunuyor.
Bölgede eskiden çengi oynatılmasından dolayı “Çengikayası” olarak da zikredildiği öne sürülüyor.
Bol atlı Yakup Ağa
MENTEŞE köyünün 1860 yılında Sivritepe eteğine kurulan Polatlı, 1 Ağustos 1926 tarihinde 877 sayılı kanunla ilçe oldu.
Frigya krallarından Pulat’ın, bu bölgeye yerleşmesinden dolayı kendi isminin bölgeye verildiği ileri sürülmektedir. Farsça kökenli Pulat, çelik ya da kuvvetli anlamına gelmesinden dolayı Polat olarak türetilmesi ihtimaller arasında yer alıyor.
Bir diğer iddia ise şehrin adını bu bölgede yaşayan ve atlarıyla meşhur olan Yakup Ağa’dan aldığıdır. Yakup Ağa’dan bahsedenlerin kendisine “Bol Atlı Yakup Ağa” dedikleri ve bunu daha sonra “Bol-atlı” şeklinde kısaltarak zaman içerisinde “Polatlı” olarak kaldığı halk arasında söylenir.

 
Tekstilde yüzler güldü
 
Aile hekimleri de emekli olabilecek
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
İş müfettişleri artık kaza kovalamayacak
İş müfettişleri bundan böyle iş kazaları olduktan sonra değil, etkin ve ...
Okul kantinine fındıklı ekmek
Ankara Halk Ekmek Fabrikası açılacak okullar öncesi kantinlerde yer alması ...
Yangınlardan insan sorumlu
Yılın ilk çeyreğinde çıkan yangınların yaklaşık yüzde 20’sinin rastgele ...
 
Fuhuş kartlarına tepki
Hayat Boyu Sevgi Derneği (HBS) Başkanı Dila Tezemir, Ankara’da eğlence ...
Urumiye protestosu
Başkent’te yaşayan Azerbaycan Türkleri, Kuğulu Park’ta toplandı. Üzerlerinde ...
Türkiye'nin bir numarası Ankara oldu
CNBC-e Business dergisi, 81 ilin notunu verdi. 'Yaşanabilirlik Karnesini' ...
 
Mazotta KDV indirimi isteği
Ankara Şehirlerarası Otobüs İşletmecileri ve Acenteleri Derneği Başkanı ...
Ankara keçisi ve Beypazarı kurusu tescil bekliyor
Türkiye’nin tescilli coğrafi işaret sayısı son beş yılda yüzde 92,3 oranında ...
Üretim hacmi ve istihdama bakış olumsuz
Sanayicilerin üretimde ve istihdamda gelecek üç aya bakışları geçen yıla ...
 
OVA
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ANKET
Türkiye'nin aktif dış politikasını nasıl buluyorsunuz?

Doğru Buluyorum
Yanlış Buluyorum
Fikrim Yok

Sonuçları göster Anket arşivi
ARŞİV
Ana Sayfa Gündem Siyaset Ekonomi Asayiş Eğitim-Bilim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Dünya Haber Yorum Spor
KünyeKünye FacebookFacebook TwitterTwitter Günün HaberleriGünün Haberleri