Ankara İl Kültür ve Turizm Müdürü Kamil Özer, 2018 yılının ocak-kasım ayları arasında Ankara’ya farklı toplu taşıma araçlarıyla ulaşan kişi sayısının 36 milyonu aştığını söyledi. Ankara’nın turizm potansiyelini başta Ankaralılara olmak üzere yerli ve yabancı turistlere anlatmamız gerektiğine işaret eden Özer, “Bu şehre zaten isanlar geliyor. Biz Ankara’nın potansiyelini tanıtarak, turist olarak konaklayan kişi sayısını artırmalıyız” dedi. Kamil Özer, Hürriyet Ankara’ya Başkent’in turizm açısından avantajlarını anlattı:
AYNI HİZMET DAHA EKONOMİK
“Kum, güneş, deniz burada yok. Kültür var, inanç turizmi, sağlık turizmi var. Başkent’te turistin kişi başı harcamalarına baktığımızda en önemli kalemin sağlık olduğunu görüyoruz. Türkiye’deki en büyük sağlık gruplarının Ankara’da hastaneleri var. En önemli tıp fakülteleri de burada. Aynı sağlık grubunun uyguladığı aynı tedavi Ankara’da daha ucuz. Uçak bileti aynı şekilde İstanbul uçuşlarından daha uygun. Bu potansiyele de dikkat çekmek istiyoruz. Yeni yılla beraber 37 farklı destinasyondan Ankara’ya direkt uçak olacak. İstanbul ve Antalya’nın dışında hangi turizm bölgesine bu kadar uçak var? Başkent’e gelen kişi sayı kasım sonunda 36 milyona ulaştı. Bir de araçlarla insanlar gelip gidiyor. İnsanlar Ankara’ya zaten bir şekilde geliyor ama onları turist olarak getirmek için tanıtım yapmamız lazım. Gelen turisti bir gece daha konaklatmak için mücadele etmeliyiz. Ankara’nın en önemli potansiyelini bulmamız lazım.
TROYA KADAR DEĞERLİ GORDİON VAR
Bütün dünya Troya’yı biliyor. Ankara’da da Gordion var., Troya’dan daha az bir hikayeye sahip değil. Bunun hikayesini yazamamışız, tanıtım zayıf. Görsel olarak da Troya gibi bir antik kent ve müze yok, küçük eski bir müze var. İçerisindeki mezarı bile gösteremiyoruz. Dünyada bu büyüklükteki tek ahşap mezar orada. Dünyada tek olmak tanıtmak için yeterli değil mi?. Dört medeniyete başkentlik yapmış burası. Antik dönemden eski tarih ise o da var. Yakın dönem Osmanlı, Selçuklu dönemlerinin eserleri de var. İnanç turizminde bir çok türbe yine burada.
TURİSTİK DESTİNASYON MERKEZİ OLABİLİR
Ankara dünyadaki birçok başkentten daha az hafife alınacak bir şehir değil. 58 müze var. Kültür ve inanç turizmi açısında Ankara merkezli bir destinasyon oluşturmak mümkün. Tarihi bölgelerimiz buna yeterli. Ankara’nın sosyal yaşamı, eğlence olanakları da turiste zaman geçirebilecek kadar yeterli.”
ANKARALI BİLE ANKARAYI TANIMIYOR
ÖTE yandan Ankara’nın tanıtım noktasında eksikliklerin olduğunu belirten Özer, “Şunu fark ettim, Türkiye sınırları içerisinde Ankara diye bir şehir yok. Kimse Ankara’yı bilmiyor. Başkent var sadece. Başkente gelip, işlerinizi görüp dönüyorsunuz. Her bulunduğum ortamda anket yapıyorum. ‘Kaç yıldır Ankara’dasın, Ankara’nın neresini gördün’ diye. Ankara’da 15 senedir yaşayan bürokrat bilmiyor. İş ile ev arasında mekik dokunan bir şehir burası. Ankara’ya gelen çok sayıda öğrenci var. 4-5 yıl kalıyor, belki Anadolu Medeniyetleri Müzesi’ni gezmeden gidiyor” dedi.
ANKARA LOGOSU YAPABİLİRİZ
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın yeni tanıtım stratejisi çalışmaları kapsamında 18 yıldır kullanılan “lale” figürlü Türkiye logosunu değiştirmek için çalışma başlattığını hatırlatan Özer, “Ankara Türkiye markasından bağımsız değil. Biz bunun ne kadarını Ankara’da kullanabiliriz. Biz de Ankara için bir logo yapmalıyız, bunu büyükşehir, ilçe belediyeleri, bakanlık, odalar kullanmalı. Tıpkı Avrupa’nın önemli şehirleri gibi” diye konuştu.